Bantmag

GİZLİ ZEVKLER YAZI KEMAL DİNÇER
ENDÜSTRİNİN O KORKUNÇ OYUNUNA GELMEK...

Müziğin lolita akımına kapılmaya başladığı 90’lı yılların sonuyla beraber “bakire pop sanatçısı” fenomeni dünyayı fethetmeye başladı... Liseli kıyafetleriyle seksî danslar sergileyen pop yıldızları şüphesiz bir devrin müzik anlayışının değişmesinde öncülük etti. Müziğin keşif aşamasında olduğum ilkokul yıllarında – ki bahsettiğim lolita pop kavramının ülkemize girişi ve popüler oluşu çok geç zamanlara dayanıyor – kuzenimin hediye ettiği Hit Me Baby One More Time albümü hayatımın çocukluk yıllarının soundtrack’lerinde bir numaraya yerleşti. Sarı saçları, utangaç tavırları ve son derece saf görüntüsüyle dünyanın en masum pop yıldızı olarak lanse edilen Britney Spears bu sayede bir kuşağın ikonları arasında önemli bir yere sahip. Medyanın kendisinden bir canavar yaratmadığı, daha henüz seksî kız imajına bürünmediği yıllarda ülkemizde Yonca Evcimik etkisi bırakan Britney Spears, 90’lı yılların sonunda en çok dinlediğim albümler arasında açık ara öndeydi.

 

Albüm hâlâ bende büyük bir hatıra kutusu etkisi yaratıyor. O dönemde yaşadığım ev, hayata bakış açım ve okul yılları Hit Me Baby One More Time ile bütünleşmiş durumda. O günlere dönmek istediğim anlar için albümü hâlâ odamda bulunduruyorum. Bu sayede utanmadan söyleyebilirim ki Britney Spears kişisel zaman makinem olarak hayatımda önemli bir yere sahip.