Bantmag

Dikiş dikmek, takı yapmak veya kanaviçe işlemek sadece anneannelere, annenin en yakın arkadaşına ya da ev kadınlarına mı özgüdür? Örgü örmek yalnızca yeni bitmiş bir ilişkiyi uutmak için yapılan hüzünlü kış günleri aktivitesi midir? tüm dünya, hızla yayılan yeni bir "kendin yap" kültürü içinde yoğrulurken, hayır.

 

Tüketim kültürünün izin verdiği limitler içerisinde yalnızca popüler olanla, en kolay erişilebilenle yetinmeyen insanlar, kendi becerileri aracılığı ile bir şeyler tasarlamaya, üretmeye karar vererek bu akımı yarattılar. Geleneksel teknikleri günümüz estetiğine uydurarak hattâ kimi zaman da hazır kaynakları tekrar kullanarak büyüyen bir üretim aktivizmi. Bu yazıda bu yeni düzenin nasıl oluştuğunu ne yollardan geçtiğini göstermeye çalışacağım, aslında en temelde söylemek istediğim şey “yapabilmek” çok kolay ve artık bu yapılanları paylaşmanın tonlarca yolu var.

 

Peki öncelikle neden kendim üretmeye başlayayım ki, kime ne faydası var diyorsanız, şu maddelerden bazıları çekici gelebilecektir:

 

Kendin yap fazlasıyla SOSYAL olabileceğiniz bir aktivitedir. Evde tek başınıza çeyize saklamak adına birşeyler üretmek tek planınız değilse, yaptıklarınızı arkadaşlarınızla bir araya gelip, bildiklerinizi birbirinizle de paylaşarak bir şeyler yaratabilirsiniz. Uzunca bir süre Roomservices’ın da kurucuları olan Evren Uzer ve Otto von Busch ile İTÜ ve Moda çevresinden birçok kişi bunu mahallemizde denedik. Bir araya gelerek yaparak öğrendiğimiz şeyler arasında amigurumi (tığ ve ya örgü ile dolgu oyuncak üretimi), gerilla bahçecilik için tohum bombası yapımı, ev yapımı makarna, takı yapımı, vb. birçok kendin yap projesi vardı. Bunun gibi etrafınızda hemen harekete geçebilecek birilerini tanıyorsanız, kış gelmeden bir örgü grubu kurmak harika bir fikir olabilir.

 

"Ben birliktelikten yana değilim" derseniz işin önemli bir bireysellik boyutu da var. Modanın size direttiklerini giymektense kendi tasarımlarınızı giyerek en net mesajı vermek mümkün. İlla usta terzi olmaya da gerek yok. Eski tişörtleri kesip biçmek, kumaş kalemiyle boyamak, başlamak için en kolay yol. 

 

 

Markalara ya da şirketlere karşıysanız ve Aktivist yaşamınızı bu görüşlerinize daha fazla ihanet ederek sürdürmek istemiyorsanız, birşeyler üretmek ruha çok iyi gelebilir. Çevreye karşı duyarlıysanız, daha fazla kaynak tüketmek yerine, etraftan bulabileceğiniz her türlü eşyanın yeniden kullanımı aracılığıyla yepyeni farklı mobilyalar, kıyafetler, takılar, vs. yaratmak da bir diğer yol. Hafiften ikna olan insanlar için bu işin tarihçesi üzerinden ilerleyen ama aslında en önemli oluşumları sıralayan kısma geçmek yararlı olacaktır.

 

Kendin yapçılar, teknoloji kısıtlıyken fotokopi fanzinler, sonrasında internet, şimdilerdeyse sayısız mecra aracılığıyla topluluklar hâline geldiler. Müzik, basın-yayın, moda, mobilya ve aksesuar gibi her alanda kendini ifade etmenin ve bunu birileriyle paylaşmanın sınırlarından da taşıp, dünyanın dört bir yanında üretimlerini satarak ya da değiş-tokuş ederek, kapitalist düzenin gereklerine boyun eğmeyen politik bir duruş ve yaşam biçimi yarattılar. Örneğin, Etsy.com şu zamanda ürünlerinizi en kolay satabileceğiniz sitelerden birisi. Şimdi hemen bir kurukafa desenli atkı örüp, Etsy’ye yükleyip, dünyanın herhangi bir yerinden birinin gelip almasını bekleyebilirsiniz. Ama Etsy oluşana kadar o kadar çok şey oldu ki!

 

 

KENDİN YAPÇILARA BAŞVURU ADRESLERİ

 

Fanzinciliğin başlaması  bu akımın ilk yayılım ortamını yaratması açısından çok önemli. İlk fanzinler 1930’lar civarında bilim kurgu üzerine çıkartılanlar. Fanzin formatı yıllar içinde başta Amerika’da olmak üzere yaygınlık kazandı. Fanzin başlı başına bir kendin yap basın-yayın formatı. Kendi şiirlerinizi ya da öykülerinizi mi yayınlamak istiyorsunuz, insanları devrime sürükleyecek harika politik görüşleriniz mi var? Ancak ne yazık ki birçok yayınevi size pas vermeyecek.  Onları hemen A4’lere yazıp fotokopi ile çoğaltarak mahallenizdeki tüm kafe ve barlara koyun.

 

Bağımsız yayıncılığı destekleyen ve kendi fikirlerini topluluklar arasında yaymanın bu yolu da böylelikle ilk kendin yap kültürünün oluşmasının öncü hareketidir. Kendi üretimlerinden bahsetmek isteyenler fanzin formatını kullandılar ilk olarak. Yaptıkları işlerinin yanında kişisel hayatlarından da bahsettiler. İnternetin yaygınlaşması gerçekten de işleri çok değiştirdi. Yerel gruplar halinde takılmakta olan kendin yapçılar dünyanın dört yanından bir araya gelebilir oldular.

 

*Örneğin şimdilerde bir dergi olarak çıkarılan Venus Zine, 1995’te Amy Schroeder’in Michigan Devlet Üniversitesi’ndeki yurt odasında fotokopilerle hazırladığı kadın temalı kendin yap kültürü, sanat, film ve moda üzerine ilk fanzinlerden biriydi.

 

*1998 yılında açılan Getcrafty.com ise kendin yap üzerine açılmış ilk webzinlerden biri. Kurucusu Jean Reilla’nın kitabının arka kapağından öğrendiğimize göre, bu siteyi açmadan önce, 20’li yaşlarında bohemliğin kafelerde sigara tüttürmek, tozlu, dağınık bir evde yaşamak olduğunu sanıyormuş. Hattâ evini süpürünce bir “riot grrl” kulübünden atılmak onu şok etmiş. Yaşamını tekrar sorgulatan bu olaydan sonra yemek pişirmeye, örgü örmeye ve dikiş dikmeye başlamış sonrasında da en önemli forumlardan biri olan Getcrafty.com gelmiş. 2004 yılında da Get Crafty isimli belirli kendin yap tarifleri içeren ve bu kültürün temel özelliklerini anlatan kitabını yayınladı. Sitenin üyeliği bedava. Forumlarda binlerce kendin yap projesine ulaşmak, diğer üyelerle birebir iletişimde olmak ve onlardan destek almak da mümkün.

 

*1999’da Olympia’da el yapımı işlerini satmaya çalışan arkadaşlarına destek olarak açtıkları Buyolympia.com bu anlamdaki ilk satışa yönelik sitelerden biri. Yıllar içinde genişleyen çevresiyle artık yalnızca Olympia’da yaşayan değil dünya çapında yüzden fazla tasarımcı ve sanatçının işlerini satan siteden birçok el yapımı farklı ürüne ulaşmak mümkün.

 

*Readymade Magazin, adını Marcel Duschamp’ın “Readymades” heykellerindenlerinden alan “birşeyler yapma kültürü” ve "birşeyler yapanlar” üzerine bir dergi + web sitesi. Öncelikle belirtmek gerekir ki Duschamp’ın “bulunmuş sanat” a yaptığı katkı sonra tasarım dünyasına önemli bir terim hâline geldi. Hazır malzemelerden tasarlanan ürünler başlı başına bir çalışma konusu. Readymade Magazin’de de bu tür birçok projeyi bulmak mümkün. Örneğin bu sayılarında kolay bir battaniye projesi var.  Yalnızca kullanılmayan kot parçalarına sahip olmak yetiyor.

 

*2005 yılında yayınlanmaya başlayan Make Magazin, bilgisayar, elektronik, robotik, metal ve ahşap işleme gibi konu başlıkları üzerine projeler içeren dergi. El becerisinden de öte devreler ve elektronikle arası iyi olanlar için harika kendin yap projeleri yayınlıyorlar. Dergiyi almak tabiî ki şart değil. Websiteleri (makezine.com) ve Youtube kanalları (user/makemagazine) üzerinden de projelere ulaşmak mümkün.

 

 

*Instructables.com da yine 2005 yılında, MIT Media Lab üyelerince hayata geçirilmiş çok önemli bir proje. Sitenin özelliği, içeriğinin tamamen kullanıcısı tarafından oluşturuluyor olması. Basamak basamak projeleri pdf halinde görebileceğiniz gibi, videolarla da anlatımlar mevcut.

 

*2006' ya geldiğimizde Etsy.com açılmış oluyor ki, cidden önemli bir dönüm noktası. Kendin yap ile uğraşan çoğu insanın burada kendine ait bir dükkânı var. Kendilerini "günümüz küresel ekonomisini değiştirmeye adamış" olarak tanımlıyorlar. Siteye girip basitçe "satıcı" olmak istiyorum dediğiniz de üç seçenek mevcut: el yapımı ürünler, vintage eşyalar ve tedarik malzemeler. Yani Etsy'de eski kıyafetlerinizi satmanız bile mümkün.

 

Bu süreçte kimin, en çok hangi sitenin, hangi derginin adı geçmeli karar vermek benim için imkânsız. Ancak, Amerika üzerinden kendin yap kültürünü inceleyen bir belgesel var ki ondan bahsetmemek çok yanlış olur. Faythe Levine'in hazırladığı Handmade Nation: The Rise of DIY, Art, Craft, and Design, ülkede bölge bölge önemli tasarımcı ve sanatçılarla çalışma ortamlarında yapılan görüşmeler içeriyor.

 

*Türkiye'de Getcrafty.com ya da Instructables benzeri, içeriği tamamen kullanıcılar tarafından oluşturulan bir oluşum var mı derseniz, akla 10marifet.org geliyor. Pillinetwork'ün blog topluluklarından biri olan 10marifet'e de kendi projelerinizi yükleyebiliyorsunuz ve diğer üyelerle iletişime geçip hobiler ve elişi projeler üzerinden sohbet edebiliyorsunuz. Sitenin bir diğer güzel yanı da, yakında belirli başlı kullanıcıların beğenilen işlerinin sergileneceği bir sergiyle geliyor olmaları. Yazıda yurtdışında her yıl düzenlenen kendin yap fuarlarına değinememiş olsam da, bu serginin onlara giden yolda bir başlangıç olabileceğini en azından vurgulamam gerekir.

 

Tüm bu dünyayı bir yazıda çerçevelemek mümkün olmasa da, biraz el becerisi olan herkesin birşeyler üreterek kendine ya da çevresine –ve hattâ en geniş resimde yerküreye– katkı yapabilir olduğunu tekrar belirtmek gerek. Öncelikle ne yapmak istediğine karar vermek önemli, sonrası bira internette araştırma ve işe koyulmaktan ibaret.