Bantmag

“TEZCANLI VE KARANLIK”
HOLOGRAMS
YAZI LEYLA AKSU
“İSVEÇ'TEN ALIŞIK OLMADIĞIMIZ, ÖZLEDİĞİMİZ SESLER…

“İskandinav havası”nı anlata anlata yıllar geçirdik artık, fakat Holograms'i duyduktan sonra onları bir yere oturtmak gerekse, bırakın Kuzey köşelerini, 70'lerin sonundan başka bir şey akla gelmez herhâlde. İsveç'in yoksul kesiminden gelen dörtlü, birkaç yıl önce depolarda çalışırken tanışmışlar, sıkıntılarını da hiç çekinmeden müziklerine vurmuşlar. Alıştığımız o deneysel, fakat akışkan İsveç müziğinin de daha karanlık ve sert bir yüzünü bize taşıyorlar.

 

Holograms'in sade, seyrek synthli şarkı yapısı, garaj rock ve post-punk'ın arasında bir yere oturuyor. Kendi ismini taşıyan yepyeni çıkış albümü de dolaysız ve hızlı bir dinleyiş. Bağırış ve söyleyişin arasında seyreden boğuk bir ses, karanlık, tezcanlı ve gürültülü bir atmosferin üstünde yüzüyor. 70'lerin sonundaki Manchester'la özdeşleştirdiğimiz, kirli bir grilik taşıyan, vazgeçilmez isimleri çağrıştırıyor. Ancak geçmişin izleri her ne kadar müziklerinde belirgin olsa da, Holograms'ın şarkıları insanı günümüze karşı kötümser bir nostaljiye itmiyor. Çıkarttıkları seslerde, alışık olduğumuz o yapay boşluk bulunmuyor. Yoksullukları, berbat enstrümanları, sıkıntıları, hepsi yıllardır bu tür müzikte duyduğumuz ruhu, aciliyeti, karamsarlığı hasret kaldığımız bir dürüstlükle sunuyor.

 

Holograms'in müziği kendi ülkelerinde pek ses getirmemiş olsa da ve yeniliklerle dolu olmasa da, yaptığına aç büyük bir kitle bulacağı şüphesiz. Çıkarttığı seslere hasret kalmış veya yeni keşfetmeye koyulmuşlar, gitar sesini özlemiş olanlar... Hepimizi davet ediyor.

 

Pozitif: Özlem giderici, stres atıcı, hoplatıcı.

Negatif: Yeni bir ses beklememek gerek.