Bantmag

“PLAJDA POST PUNK, KUTUP’TA SÖRF”
ORCA TEAM
YAZI SEDEN MESTAN
“PLAJDA POST PUNK, KUTUP’TA SÖRF” LAFI BİZE AİT DEĞİL ASLINDA…

Orca Team’in solisti ve daha pek çok şeycisi (Anglosakson bir tabirle frontman’i) Leif Anders, grubun herhangi bir tür veya dönem içerisine dâhil edilemeyecek müziğini bu şekilde tarif ediyor. Hakikaten de “plajda post punk, Kutup’ta sörf” sözleri kafanızda ne canlandırıyorsa Orca Team’in yaptığı müzik de öyle bir şey. Yüzü bilindik gelen ama ne ismini ne de nereden tanıdığınızı bir türlü çıkaramadığınız birinin gelip size selam vermesi gibi, her türlü yer ve zamandan bağımsız.

 

Gençlik yıllarında bolca the Smashing Pumpkins ve Radiohead dinlemiş olan Leif Anders, gitar çalmayı metot kitaplarından öğrenmiş. Akorlarda oldukça iyi yol kat etmişken solo kısımlarda çuvallamasının üzerine Anders da yenilgiyi kabul etmiş ve bestelerini sadece akorlar üzerinden kurgulamaya başlamış. Orca Team’in müziğinde de Anders’in bu tekniğinin belirgin bir şekilde duyulduğunu söylemek gerek.
 

İlk albümü Let it Go ile 2010 yılında karşımıza çıkan Orca Team geçtiğimiz sene, Kissing Cousins adlı bir EP yayınlamıştı. İki kaydı da ev stüdyolarında alelacele tamamlamış olan Orca Team üçlüsü Restraint adlı yeni albümünü ise geniş bir süreye yayarak, tam teçhizatlı bir stüdyoda kaydetmiş. Yani anlayacağınız, Restraint ile Orca Team’in geçiş yaptığı o pürüzsüz seslerin radikal ve müzikal bir kararla pek alakası yok. Her şey zamansal ve mekânsal…

 

Pozitif: Çok şeye benzeyip de hiçbir şeye benzememek herkesin harcı değil.

Negatif: Leif Anders’ın vokalleri birini anımsatıyor ama kim olduğunu bulamayınca insan çok fena kafayı takıyor.