Bantmag

Tolga Akyıldız - Moderatör

(Milliyet Gazetesi)

Markaların müzik alanında daha çok konser – festival gibi etkinlik sponsorlukları üzerinden varlık gösterdikleri bir dönemde “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” gibi projelerin farklı yaklaşımının müzik sektörüne nasıl bir katkısı oluyor sence?

Müzik blogcularının “yeni müzik yazarı” olduğunu düşünenlerdenim. Avea’nın bunu farketmiş olmasını , müzik blogcularını bir araya getirmek için gösterdiği çabayı çok değerli buluyorum. Konvansiyonel müzik medyasının içinden yetişmiş bir müzik yazarı olarak müzik blogcularına ağabeylik edebildiğim için de gurur duyuyorum.  Nasıl bir katkısı oluyor diye soracak olursanız cevabım çok basit aslında; katkıdan ziyade “belirliyor” artık müzik blogcuları müzik medyasını, “oluşturuyor”. Buna da çok şaşırmıyorum.

Konser, festival gibi etkinlik projeleri haricinde Türkiye müzik sektörünün dan ziyadene gibi projelere ihtiyacı var? Sen nasıl bir proje önerirdin?

Artık müzisyen kendini yeniden tanımlamak zorunda. İş yapış biçimi değişti…

Artık müzisyenler sadece şarkı yaparken değil, şarkıyı yaptığı andan hayranına ulaştığı ana kadar; sürecin tüm aşamalarının içinde olmak zorunda. Bundan böyle; yapımcı, dağıtımcı, eser sahibi, yorumcu, meslek örgütü başkanı kavgasına girmek yerine bir “müzik ürünü”nün parçası olduğumuzu fark etmezsek işimiz daha da zorlaşacak.

Rahşan Koçoğlu
(unblugged.com)

Markaların müzik alanında daha çok konser – festival gibi etkinlik sponsorlukları üzerinden varlık gösterdikleri bir dönemde “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” gibi projelerin farklı yaklaşımının müzik sektörüne nasıl bir katkısı oluyor sence?

Bence müzik sektöründeki farklı alanlardan kişileri buluşturması  ve onların müziğe ve sektöre bakış açılarını anlamak adına önemli bir aktivite oldu. Aklımıza gelen soruları direkt olarak konunun muhatabına sormak, konunun detaylarına inmek yararlı oldu. Böylelikle her alandan kişilerin ne düşündüğünü, onların problemlerini de anlamış olduk. Sorunları karşılıklı tartışabildik. Sektördekiler de biz bloggerları tanımış oldu. Genelde ana akım medya haricinde internetteki blogları, online dergileri çok yakından takip edemediklerini öğrenmiş olduk ve bu toplantılarla az da olsa onlar da bizleri tanımış oldu. Avea toplantıları bloggerların da birbirlerini tanımasına önayak olduğu için de ayrıca güzel bir etkinlik oldu. Bizler de kendi dertlerimizi, sevdiğimiz müzikleri konuştuk ve fikirlerimizi paylaştık.

Konser, festival gibi etkinlik projeleri haricinde Türkiye müzik sektörünün ne gibi projelere ihtiyacı var? Sen nasıl bir proje önerirdin?

Konser ve festival etkinliklerinin haricinde Avea’nın projesi gibi tartışmaya yönelik projeler gerekli çünkü Türkiye’deki sektörü daha yakından tanımış olduk bu vesileyle. Müzik sektörüyle ilgili sıkıntıları tartışabileceğimiz, beyin fırtınası yapabileceğimiz ve sonuçta da ortaya müziğe yararı dokunacak bir etkinlik (bir yazı dizisi, panel vb) çıkarabileceğimiz bir proje olsa çok güzel olurdu. Tabii, biz ağırlıklı olarak Türkiye’deki piyasadan bahsettik ama bence imkan olursa yurtdışından da konuyla ilgili kişiler davet edilebilir, onlarla da müziğin sorunları, gelişimi, çözüm yolları konuşulabilir, paylaşacakları bilgilerden yararlanılabilir ve bunlar müzikseverlere, sektördekilere aktarılabilir.

Ahmet Erten
(hayatmuzik.com)

Markaların müzik alanında daha çok konser – festival gibi etkinlik sponsorlukları üzerinden varlık gösterdikleri bir dönemde “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” gibi projelerin farklı yaklaşımının müzik sektörüne nasıl bir katkısı oluyor sence?

Her şeyden once  Avea gibi bir markanın blogların önemini farketmesi belki de herkesin farkettiği bir gerçeği bu denli efektif kullanma çabası takdire değer. Avea Müzik Blogları Fikir Takımı özellikle müziği hayatının odak noktasına koyan insanların bir araya gelmesine, birbirini yakından tanımasına vesile oldu. Bu yolda ne kadar güçlü olduğumuzun altını çizdi. Elbette proje, bu tanışma organizasyonu ile sınırlı kalmadı. Her ay bir araya gelerek müziğin mutfağından önemli sanatçı/yapımcı/menajer’lerle bir araya gelerek birçok konuyu irdelememizi sağladı. Avea, seçilen blogların görüş ve önerilerine değer vermenin yanında bloglara online medya planlamarında da yer verdi. ‘’Müzik sektörüne bunun ne gibi bir katkısı’’ oldu? Derseniz çok açık : proje rich medyanın dahi ilgisini çekti, ciddi bir farkındalık sağladı.

Konser, festival gibi etkinlik projeleri haricinde Türkiye müzik sektörünün ne gibi projelere ihtiyacı var? Sen nasıl bir proje önerirdin?

Türkiye müzik sektörünün objektif yorumlara, ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle proje önerim de bu doğrultuda olacak. Blogger’ların ortak hazırladığı bir e-dergi hazırlanabilir. İçinde röportajlar, müzik haberleri ve değerlendirmelerinin yer aldığı bir derginin güzel olabileceğini düşünüyorum.

Harun İzer
(alcakbasinc.blogspot.com)

Markaların müzik alanında daha çok konser – festival gibi etkinlik sponsorlukları üzerinden varlık gösterdikleri bir dönemde “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” gibi projelerin farklı yaklaşımının müzik sektörüne nasıl bir katkısı oluyor sence?

Küçük ama keyifli bir katkısı oluyor. Küçük çünkü biz blogger'ların Türkiye'de müzik sektörüne etkisi şimdilik oldukça dar kapsamlı. İlginç konular ve konuklar ile tanışma ve tartışma imkanımız oluyor bu buluşmalarda ama koskoca bir sektör adına fazla bir etkisi olduğunu sanmıyorum. Yine de ortaya soruların atılması ve konuşulması güzel. Ve tabii hep böyle kalmak zorunda değil, başka ülkelerde sektöre ciddi etkileri olan blog örnekleri olduğunu hepimiz iyi biliyoruz. Belli olmaz, belki burada da gün olur devran döner! Keyifli zira herhangi bir karşılık beklemeden (ve bu yüzden de kendini sektöre bağlı hissetmeden) yazıp çizen bir avuç insanız, arada sırada bir vesile ile buluşabilmemiz güzel bir şey. Ayrıca ekipten bir arkadaşımın ilk buluşmalardan birinde söylediği gibi “bunca zamandır biz bunu akıl edip gerçekleştirmedik”, sonuçta sponsorlu / kurumsal ama birisinin bunu bizim için derli toplu bir şekilde yapması çok hoş bir jest sayılabilir.

Konser, festival gibi etkinlik projeleri haricinde Türkiye müzik sektörünün ne gibi projelere ihtiyacı var? Sen nasıl bir proje önerirdin?

Yeni üretimlerin çok ciddi şekilde desteklenmesi gerekiyor, bu yönde yapılacak projelerin müzik sektörümüze (özellikle de popüler olanına) kısa vadede fazla bir etkisi olmayacaktır ama uzun vadede kalıcı etkiler yaratacağına eminim. Ülkemizin genç nüfusu fazla ve ülke ekonomisi de eskisine nazaran güçleniyor. Bu gençlerin kültüre erişimi ve üretimlerinin de artması çok doğal. Bunun sadece ana akımlar (popüler akımlar) üzerinden değil, alternatif kanallardan da gelişmesi lazım. Bu tür alternatif, sadece kısa vadeli ticari karlar gütmeyen projelerin ve üretimlerin de (kamu kaynakları  veya özel sponsorluklarla) desteklenmesi lazım.

 

Hayalsu Altınordu
(musicalife.org)
 

Markaların müzik alanında daha çok konser – festival gibi etkinlik sponsorlukları üzerinden varlık gösterdikleri bir dönemde “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” gibi projelerin farklı yaklaşımının müzik sektörüne nasıl bir katkısı oluyor sence?

Bence “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” gibi projelerin müzik sektörüne en büyük katkısı müzik sektöründeki insanların birbirileriyle yakınlaşması ve böylece birlik olmasıdır. “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” sayesinde daha önceden adını duyup sima olarak tanımadığım birçok kişiyle tanışma ve konuşma fırsatı buldum. Müzikle ilgilenip bu işin içinde olan insanlarla bir konuda kafa patlatmak, onların yorumlarını duymak ve gerektiği zaman işbirliği yapmak paha biçilmez.

Konser, festival gibi etkinlik projeleri haricinde Türkiye müzik sektörünün ne gibi projelere ihtiyacı var? Sen nasıl bir proje önerirdin?

Türkiye’deki müzik sektörünün ciddi bir eğitim ve işbirliği sıkıntısı var. Ben müzikle ilgili çeşitli okullarla workshoplar yapılmasını önerirdim. Bir de “Müzik Yazarları Derneği” kurulmasını önerirdim; çünkü şu ana kadar hala böyle bir dernek olmaması müzik yazarları için büyük sıkıntı oluşturuyor. Sesimizi duyurabilmek ve birlik olabilmek için kesinlikle bir derneğe ihtiyacımız var.

Olcay Tanberken
(dikkatmuzik.com)

Markaların müzik alanında daha çok konser – festival gibi etkinlik sponsorlukları üzerinden varlık gösterdikleri bir dönemde “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” gibi projelerin farklı yaklaşımının müzik sektörüne nasıl bir katkısı oluyor sence?

İlk kez bir markanın müzik bloglarına destek olduğunu ve katkıda bulunduğunu görüyoruz, bu çok önemli. Müziğin yazılı basından çok artık yoğun biçimde internet basınınından takip edildiği ve paylaşıldığı bir zamandayız ve Avea’nın bu anlamda blog gibi dinleyiciye çabuk ve kolay ulaşan bir mecrayı seçerek fikirlerimize önem vermesi çok önemli. Takımın içinde müziği yakından takip eden bloggerlar ve radyocular var ve müzisyenlerden müzik yapımcılarına, dijital mecradan yazarlara kadar sektörün her kademesinden insanlarla ortak bir paydada buluşup fikir alışverişlerinde bulunuyoruz. Bütün bunlar elbette müzikteki kirlenmeye ve tıkanıklığa da bir duruş sergiliyor, bir çözüm arayışını hedefliyor.

Konser, festival gibi etkinlik projeleri haricinde Türkiye müzik sektörünün ne gibi projelere ihtiyacı var? Sen nasıl bir proje önerirdin?

Bence genç müzisyenlerin destekleneceği, piyasaya yeni ses ve şarkıların kazandırılmasını hedefleyen projeler düşünülüp ortaya çıkarılmalı. Şu anda müzik piyasası ne yazık ki müzik yapımcıları, radyolar ve reklamveren sponsor firmalar arasında sıkışmış kalmış durumda ve bu durum gençlerin piyasada kendilerini gösterebilmenin önündeki en büyük engel. Çeşitli yarışmalar, müzik üzerine daha dinamik ve etkili televizyon programları ve internet tabanlı müzik projeleri ilk etapta atılması gereken adımlar olabilir. Müzik artık radyo ve televizyonlardan ziyade dijital satış, dinlenme ve izlenme platformlarında çok daha etkili ve bu platformlar üzerinde yaratıcı yeni projeler geliştirilebilmeli. Markalar müziğe sponsor olurken yalnızca büyük organizasyon ve tanınmış isimlere değil, genç ve yaratıcı beyinlere ve projelere de destek ve kaynak olabilmeli artık.

Okan Aydın
(fasitdaire.blogspot.com)

Markaların müzik alanında daha çok konser – festival gibi etkinlik sponsorlukları üzerinden varlık gösterdikleri bir dönemde “Avea Müzik Blogları Fikir Takımı Buluşmaları” gibi projelerin farklı yaklaşımının müzik sektörüne nasıl bir katkısı oluyor sence?

Halihazırda sac ayakları ziyadesiyle birbirinden kopuk olan”müzik sektörü”nün farklı oyuncularını blog yazarlarıyla biraraya getiren bu toplantılar; bir yandan blog yazarlarını sektörün farklı katmanlarının iç dinamiklerini daha yakından tanımalarına ( böylelikle daha donanımlı hale gelmelerine ) imkan verirken, bir yandan da blog yazarlarına olan farkındalığı artırıyor. Bu sürecin her anlamda sektör oyuncuları arasındaki ilişkiyi kuvvetlendireceği de aşikar.

Konser, festival gibi etkinlik projeleri haricinde Türkiye müzik sektörünün ne gibi projelere ihtiyacı var? Sen nasıl bir proje önerirdin?

Özünde daha fazla konuşmaya, tartışmaya ve kafa yormaya ihtiyacı var sektörün, her anlamda. Öte yandan konser ve festivaller bir nevi “nihai ürün”. Bunların gerçekleşebilmesi için mekanlara, o mekanları dolduracak “gerçek” müzik takipçilerine, onlara iyi müziği tanıtacak müzik yazarlarına gerek var diye uzatabileceğimiz bir “yapılacaklar” listesi var. Atölye çalışmalarının yapılabileceği, minik konserlerin olacağı, tüm sektör temsilcilerinin ( yurtiçi – dışı ) biraraya gelebileceği ve sektörün majör ayaklarını kurumsallaşmış yapıların temsil edeceği periyodik bir konferans projesi önerirdim. Yurtdışında gerçekleştirilen WOMEX, MIDEM örneklerinde olduğu gibi. Konuşarak ve paylaşarak ortak müzikal aklımızın ve kültürümüzün seviyesini birkaç adım daha yukarıya çıkarmaya ihtiyacımız olduğu kansındayım zira.