Bantmag

YANDAN BİR ÖNERİ: AG ROJAS YAZI SEDA NİĞBOLU
"İNSAN"IN VİDEOYA DÖNÜŞÜ

Müzik kanalları müzik videolarının taşıyıcısı olmayı bırakalı çok oldu. Taşıdıkları da saat başı tekrarlanan birkaç liste başı parçasından ibaret. Videoların altın çağı artık Directors Label adıyla paketlenmiş ve Mark Romanek, Chris Cunningham, Anton Corbijn gibi isimleri içeren seriyle arşivlik bir materyal. Vimeo ya da YouTube gibi kanallar aracılığıyla erişilebilen deneysel çalışmalar hâlâ devam ediyor, ama mevzumuz onlar değil de, yerin oldukça üstüne çıkabilmiş isimlerin videoları. Ne performans videosu geleneği kaldı ortada (çünkü performansın ham enerjisine dayalı değil yeni görsellik anlayışı) ne de akla kazınacak ya da herhangi bir his uyandıracak hikâyeler. Olanların da çoğu ya filmvarî upuzun girişleri olan ağdalı hikâyeler ya da çoğu örnekte müziğin hissiyatından kopuk animasyon videolar. En tanıdık, bildik hâliyle insandan, sade insanların hikâyelerinden esinlenmiş pek bir eser yok ortalıkta. Bu kuraklık yüzünden AG Rojas’ın varlığı bir kitlenin ilgisini ciddî şekilde çekmeye başladı. L.A.’de yaşayan Barcelona doğumlu AG Rojas ilk olarak son iki haftalarda üstüste gelen iki videosuyla radarımıza takıldı. Bunlardan ilki Spiritualized’ın son albümünün açılış parçası “Hey Jane”e çektiği sert videoydu. Sadece 10 dakikayı aşan süresiyle değil, siyah bir travestinin ve oğlunun yaşamından bir kesiti şiddetten ya da politik doğruculuğa ters düşmekten sunmasıyla da cesurdu. Ve ardından Jack White’ın solo albümünün ilk videosu “Sixteen Saltines” geldi. Dünyada kalmış tek yetişkin White ortalığı yakıp yıkmaktan büyük zevk alan çocukların hışmına uğruyordu. Çocukların alabildiğine kendi hâllerine bırakıldığı video spontanlığıyla çok eğlenceliydi. AG Rogas’ın videolarında ne yıkım dürtüsü ve şiddet fazla estetize ne de ‘cool’ görüntüler ardı ardına dizilmiş snapshotları andırıyor. Her şey daha sade ve doğal bir akış içerisinde. Kiri pası sadelikle ve insan merkezinde sunması 90’lar bağımsız sinemasını hatırlatıyor. Video estetiğini görselliği ağır basan uzun sekanslarla sinemaya taşıyan yönetmenlerin aksine filmlerden kısa kesitleri videolarına taşıyor sanki AG Rojas. Özellikle gençlerle olan doğal işbirliğinden dolayı ismini Larry Clark ve Harmony Korine gibilerle anılsa da, kendi vizyonuna belli bir zaman ve akıma öykünmeyecek kadar sahip. Güzel olan diğer bir şeyse bu vizyonu sanatçılara dayatmak yerine müziğin kendinden ilham alarak şekillendirmesi. İster Chase&Status ya da Odd Future’dan Earl Sweatshirt’e yaptığı gibi yeraltı/camia içi videoları, ister Emeli Sandé ya da Gil Scott-Heron’ınkiler gibi hüzünlü ama ağdasız hikâyeler olsun hep müzikten yola çıkıyor; sorunlu ya da sadece marjinal kahramanlarına ötekileştirmeden içeriden bakıyor. Bu yüzden de inandırıcı. Henüz 24 yaşında bir beyaz olduğu düşünüldüğünde Bronx’ta vuku bulan bir aile içi trajediye ya da bir travestinin gündelik rutinine ne derecede yaklaşabildiğini kendine sormadan duramıyor insan. Hattâ “Hey Jane” bu yüzden bir kesimin tepkisini de topladı. Kendi cevabıysa çalıştığı insanlarla gerçekten vakit geçirip kendilerini tamamen açmalarını sağladığı yönünde. Göz alıcı ve büyük iddialar, büyük söylemler içeren görseller değil zaten sundukları ve söylediklerine inanmamak için elimizde hiç bir sebep yok.

 

AG Rojas videoları ve kısa filmleri için: http://whatupag.com/