Bant Mag

Hammm*
Ağzımız sulandı

 

Pek hayırlı bir kutlama nedeniyle ekibimizin –en azından çoğumuzun– yolu ekim ayında Burgazada'ya düştü. Adaların müdavimleri vardır, o yüzden aslında onlar için pek de yeni bir şey söylemiyorum. Ancak bilmeyenler, bir şekilde yolu Burgazada'ya bir türlü düşmeyenler benden duymuş olsun: pek hoş bir ada. Yürümek için, ev beğenmek için, köpeklerle haşır neşir olmak için, kaybola kaybola Kalpazankaya'yı bulmak için ve kesinlikle yemek için.

 

Bizim yemek için adres gene ekipten Ulus Atayurt tarafından belirlenmişti: Keyf Restoran. Eminim Ulus, ve daha nice keyfine boğazına düşkün gezginler pek çeşitli yerlerde Keyf'i etraflıca yazmışlar, yemeklerini teker teker anlatmışlardır. Gurmelik üzerine bir iddiam kesinlikle yok, ama Keyf'de yediğim her şeyin pek lezzetli olduğunun arkasında kapı gibi dururum. İç pilavlı midyeden kalamarına, tüm zeytinyağlı mezelerinden dondurmalı sıcak helvasına kadar her şey şahaneydi. "Ben doydum, yiyemeyeceğim daha fazla" diyen çıkmadı, her şey iştahla ve iyi yemeğin verdiği o enerjik neşeyle tüketildi.

 

Lezzetin yanısıra servis, ulaşım ve fiyat olarak da oldukça uygun Ada Keyf Restoran. Direk vapurdan iniyorsunuz, hemen orada, sahil şeridinde. Ekibin başında doğma büyüme iki Burgazadalı, Fatma Bucak ve Demet Dino var. Ulus'un gecenin ilerleyen saatlerinde kulağıma fısıldadığı kadarıyla Fatma Hanım yeri geldiğinde eline mikrofon alıp bir kaç ezgi de tutturuyormuş. Biz onu yakalayamadık, zira sırf kafa sayımızla ağırlaması zor bir gruptuk.  Ellerinize sağlık diyerek ve bir daha ne zaman gelsek hesapları yaparak ayrıldık.

 

Merak edenler, bir de biz gidelim diyenler buradan